Prensesin dünya turuna cesur şövalyesi eşlik etmiş. Birlikte bütün güney krallıklarını gezmişler. Gittikleri her şehirde yapılan turnuvalara ilker de katılmış. Bütün mızrak müsabakalarını, kılıç dövüşlerini güzel prensesi için kazanmış. Şereflerine verilen ziyafetlere Güneydeki gezilerini bitirmişler ve birlikte Pelin'in babasının krallığına gelmişler. İlker ve Pelin birbirlerini çok sevmişler ve babasının iznini alıp evlenmek istiyorlarmış. Ama bir yandan da korkuyorlarmış, Pelin saraydan kaçtığı için babasının kızgın olmasından ve İlker'i sıradan bir şövalye olarak görüp kızıyla evlenmesine karşı çıkmasından.
Birlikte sarayın kapılarından girdiklerinde Kral babası hem kızını hemde şövalyeyi sevinçle kucaklayarak karşılamış. Meğer kral kızı kaybolunca çok üzülmüş ve bütün sancak beylerine haber göndermiş. Her kim kızını bulup getirirse onu kızıyla evlendirecek ve topraklarının varisi yapacakmış. İlker ve Pelin görkemli bir törenle evlenmiş ve uzun yıllar boyunca adaletle topraklarını yönetip komşularıya barış içinde yaşamışlar. Halkı bolluk ve bereketle ceplerini ve evlerini doldurmuş. Kral ve kraliçe veliahtlarıyla birlikte sonsuza dek mutlu yaşamışlar.